Açıklama :Peri Kızı ile Çoban Hikayesi
Kitabın Yazarı:Orhan Seyfi Orhon
Açıklama Aradaşlar sizinde anlıyacağınız gibi Orhan Seyfi Orhonnin yazdığı Peri Kızı ile Çoban Hikayesi adlı eser bir şiirdir.. Ve çok güzel bir hikayesi vardır .. Beğenmeniz umudu ile..
Şiir:
Çok eski bir zamanda,
Oğuz Han Hükümdarmış
İşitmiştim Turanda
Bir peri kızı varmış
Bu nazlı peri kızı,
Bu ne güzellik yıldızı,
Her gönülde bir sızı
Bırakarak yaşarmış.
Issız dağlarda gezer,
Yokmuş izinden eser,
Bazen göründüğü yer,
Bir sihirli pınarmış.
Yüzü pembe bir şafak,
Gülse güller açacak…
Yaşarmış elden uzak,
Dostları çobanlarmış.
Bu kız öyle güzel ki:
Çıldırtır aşkı belki,
O kadar muhayyel ki,
Akıllara zararmış.
Cefa imiş adeti!
Hiç yokmuş merhameti,
Sevmeyen bu afeti,
Sevenden bahtiyarmış.
Vurulurmuş kalbinden,
Bir kere onu gören,
Aşıkları tahminen,
Gür saçları kadarmış,
Gençlerin yüzü solmuş.
Gözleri yaşla dolmuş.
Aşkı bir afet olmuş,
Bütün cihanı sarmış…
Ulu Hakan Oğuz Han,
Bu kızı merak eder,
Görmek ister yakından.
Çağırtır yanına… Der:
Sevimli kız, güzel kız!
Dağ başlarında yalnız,
Yaşıyorsun, bu neden?
Bu güzelliğinle sen
Bir sihirli güneşsin!
Sevimli kız, güzel kız!
Tek yaratmaz, Tanrımız
Kimseyi tabiatta.
Var bir eşin elbette,
Sen de birine eşsin!
Kız, böyle tek yaşamak
Yaraşır mı hele bak!
Senin gibi güzele?
Gel, karış artık ‘El’ e
Neslimiz güzelleşsin!
Kız der ki: Ulu hakan,
Ben de sevdim bir zaman.
Vaktiyle genç bir çoban
Sevgilimdi, eşimdi;
Yalnızım fakat şimdi.
Dağlarda bahtiyar, şen,
Sevişerek yaşarken
Bir söz onu incitti;
Bana darıldı gitti
Ne kendi geldi geri;
Ne duyuldu haberi…
İşte o günden beri
Hissizim, kayıtsızım;
Tek yaşayan bir kızım.
Hakan düşünür biraz
Der: bu doğru olamaz!
Senin gibi güzel kız,
Daima böyle yalnız,
Dağ başında yaşar mı?
Kız der ki: Çare var mı?
Ben bir eşsiz güneşim,
Gösterin nerde eşim?
Sevenler beni belki,
Şu geniş göklerdeki,
Yıldızlardan daha çok,
Fakat istediğim yok.
İnanın buna sizde ;
Bulunmaz, içinizde.
Hakan derki: Ne zarar,
Bulunmazsa da, arar;
Şüpheden kurtuluruz.
Sen cevap ver, buluruz
İstediğini belki…
Kız der: O halde peki!
Kimlerse beni seven,
Haber verin şimdiden
Deneyim onları ben
Bir sihirli oyunla.
İçlerinden bana kim
Cevap verirse.. benim
O, olacak sevdiğim;
Ben yaşarım onunla!
Bu haber dalga dalga
Dağılır ortalığa.
Aşıklar uazak yakın
Yollardan akın akın
Gelirler zavallılar,
-hep birden genç-ihtiyar-
kapılıp ümitlere;
toplanırlar bir yere.
Peri kızı, güzel kız:
Ufka doğan bir yıldız
Gibi, yüksek bir gurur
İçinde gelir durur.
Silkinince ansızın
Değişir şekli kızın:
Kuş olur, çiçek olur,
Bazı kelebek olur.
Bir gül olur açılır,
İnci olur saçılır…
Bir buluta bürünür;
Bin şekilde görünür..
Aşıklar hep birden,
Şaşırıp kalır buna..
Bulunmaz crvap veren
Bu sihirli oyuna.
Kız: “Artık ne çare” der;
Hakana veda eder.
Ayrılacağı zaman;
Ta uzaktan bir çoban
-gözleri dolu yaşla-
helecanla, telaşla
koşar huzura girer:
“-Ruhsat olursa eğer
talihimi deneyim!
Sormayın kimim neyim..
Bir sevda havasıyla,
Bir hicranın yasıyla
Aşarak yüce dağlar,
Gezerken diyar diyar
Ansızın bu haberi
Duyunca döndüm geri.
Bir sevinçli duyguya
Kapıldım..Gönül bu ya!”
Hakan der ki o zaman:
Küstahlık etme çoban!
Bu kız senin ufkuna
Doğacak güneş değil.
Bir zavallı çobana
Laik olan eş değil.
Doğrusu şu telifin
Bu peri kızı için
Bir lekedir,bir züldür.
Kız der: o da gönüldür,
İncitmeyiniz sakın,
Ben razıyım bırakın
Dururlar kızla çoban
Karşılıklı o zaman..
Silkinince ansızın,
Değişir şekli kızın:
Kuş olur; uçup konar
Hakan’ın otağına.
Çoban bakar, ah eder;
O da bu sihri meğer
Biliyormuş eskiden.
Bir kafes olur hemen,
Bu güzel kuşu alır,
O anda kucağına.
– Bu birinci imtihan.
Bunu kazandın çoban!
Kuş silkinir ansızın,
Değişir şekli kızın:
İnci olur bu sefer.
Saçılır birer birer
Hakan’ın ayağına.
Kafeste her yerinden
Dağılıp düşer hemen;
Bir sedef olur, alır
İnciyi kucağına.
-Bu ikinci imtihan.
Adın ne senin çoban?
İnci yanar ansızın,
Değişir şekli kızın,
Her inci bu sefer de
Bir başka çiçek olur
Canlanır hemen, yerde
Boş kalan sedeflerde
Birer kelebek olur.
Bir yanda, öyle renk renk
Açılırken çiçekler;
Bir yandan, titreşerek
Dolaşır kelebekler:
-Bu sonuncu imtihan,
Tanıdım seni çoban,
Anladım şimdi kimsin!
Sen beni tâ eskiden
Sevip sonra terk eden
Vefasız sevdiğimsin
Bunu artık iyi bil;
Eş olmam mümkün değil
Sen gibi vefasıza.
Çoban; gözünde yaşlar,
O zaman nakle başlar,
Macerasını kıza;
“Sevda, o bir peridir,
“Karar etmez yerinde.
“Gönül ki serseridir,
“Dolaşır izlerinde.
“Sevda, o gizli bir ok,
“Görünmez kanatmadan.
“Kavuşmanın tadı yok,
“Ayrılığı tatmadan.
“Ben ki, pek çok ağladım,
“Gezdim hicrana giden
“Yolları adım adım.
“Beni artık yeniden
“Hicrana atma, güzel,
“Yeter ağlatma, güzel!
“O her derde tahammül
“Gösteren deli gönül;
“Kâh eder dünyaya naz!
“Her dakika bulunmaz
“Bir halde, bir kararda.
“Sevdiği zamanlarda,
“Gül yaprağından ince,
“Bir sitem işitince
“Yaralanır derinden,
“İncinir her yerinden.
“Bir gündü.. yandı içim.
“Dağıldı hep sevincim…
“Elveda artık!…”Dedim.
“Tahammül edemedim.
“Bir söze, bir siteme.
“Düşün ki: Terk etmeme,
“Yine aşkımdı sebep!
“Serseri, dünyayı hep
“Dolaştım adım adım;
“Bir teselli aradım.
“Bulamadım kimsede,
“Bir günah ettimse de,
“Şimdi işit ahımı,
“Bağışla günahımı
“Düştüğüm aşka güzel!
“Sebep yok başka, güzel!
“Deniz geçtim, dağ açtım;
“Hayli sene dolaştım,
“Bahtım kara, saçım ak,
“Ne şekle girmişim bak!
“Başımın tacı güzel,
“Halime acı güzel!
Oğuz Han: Artık yeter;
Bu gamlı sözlerle der,
Beni ağlatacaksın.
Şüphe etme ki çoban,
Sevdiğinin her zaman
Affına müstahaksın!
Var mı kızım, sende bak,
Bir başka eş olacak
Senin gibi güzele!
El verir bu ayrılık!
Gelin birleşin artık!
Haydi verin el ele
Geçsin neşe, eğlence
İçinde hep gününüz!
Tamam kırk gün, kırk gece
Yapılsın düğünümüz.
İşte hemen o günü,
Başlayan bu düğünü
“Felek” dedikleri pir
Görünce, girmiş denir
Yeniden bir yaşına!
Bu düğün öyle uzun,
Sevinçli bir düğün ki;
Bu, şerefli gün ki:
Darısı yurdumuzun
Güzelleri başına!
Orhan SEYFİ ORHON
daha kısa bir siir yokmuydu
üstdeki iki G.H lılar siz kitaptan ne anlarsınız
bence kitabın kahramanları , konusunu ve olayın geçtiği yeri ayrıntılı verseniz süper olurdu ama yinede güzel olmuş tşkkrlr
zeynep sana katılmıyorum sen ruhsuz musun kızım?
katılıyorum çok güzel ama bu hikayedi
bence bu hikaye çok hoş bunu gönderenlerin eline emeğine sağlık teşekkür ederim. çocuklar öyle pis şeylere gireceğinize buna girdseniz daha güzel olur bu bir rica değil emir dir hahahahahah
bende zeynep sana katılmıyorum ne kadar uzun şiir olursa o kadar iyi olur.arkadaşlar ben aşığım ya
düz git sağa dön sonra sola orada bir ağaç var ve ona çarp belki kafan yerine gelir
bence çok gzl bir kitap ama özeti çok uzun yapmışsınız bu nedenle yazamadım kısaltmaya çalıştıım az da olsa yazdım=)xD
of sizde hiç bişey beğenmiyosunuz halbuki o kadar emek vermişler çok biliyosanız kitabını(hikayesini) alıp okusaydınız arkadaşlara haksızlık ediyosunuzzz madem kısa değil sende başka biyerden bul sılam mı ne işte
çok uzun ve hikaye çok kötü şiir gbi
bu peri kızıda bana benz
iyor aynı nasıl dabenziyoruz birbirimize degilmi peri kızı bu şiir tam benlik
aklını biyerde falan düşürdün heralde
hayır bu başlıkla bir şiir de var ve hikayeside var bende onu arıyorum bulan varmı?
anlamadm bşy
hııı sanki sen çok güzelsin mall
ya arkadaşlar bunun hikayesi yomu ya ben hikaye istedim bana 20 kıtalık şiir geldi böyle sitemi olur hiç güzel bi site deil bana katılan varmı varsada yoksada teşekkür ederim onlara
Ya kızım sen aklını biyerde mi unuttun?Özürlü gibi laflar edion
hikaye özetini bilen yokmu
nbr bn melis
nasılsın tatlım ibrahimmmmmmmmmmmmmmmm
o kitapta olan ekinler şiirini bilen var mı?
ama bu benim işime yaramıyorki bu şiir ben hikayesini arıyorumm : ( : (
yha saçma saçma şeyler yazmayın çok kötüde deil fakat çok iyide deil.ve dürüstçe konuşun lütfen.Hem peri kızı bna daha çok benziyo çünkü 55 erkek peşimde:)
bunun hikayesini bulan warmı
“Peri Kızıyla Çoban Hikâyesi,” hece vezni ve sade bir Türkçe ile yazılmıştır. Her yaştan insanın keyifle okuyabileceği, çok güzel bir hikâyedir.
Şiirin açıklaması: Çok eski zamanda, Oğuz Han zamanında, Türkeli’nde, güzelliği dillere destan bir peri kızı yaşarmış. Meskeni dağlarmış. Hemen hemen bütün erkekler ona aşıkmış.
O ise hiç kimseye dönüp de bir kerecik bile bakmazmış. Oğuz Han, merak edip, kızı yanma çağırtmış ve ona yalnız olamayacağını, neslin güzelleşmesi için bir evlilik gerçekleştirmesini söyler. Kız da, zamanında bir çobanı sevdiğini, ancak, onu darılttığı için çekip gittiğini, bir daha dönmediğini, bu nedenle gönlünün tamamı ile kapalı olduğunu söyler. Ayrıca, kendisinin eşsiz bir güneş olduğunu, eşinin de olamayacağını belirtir. Hakan ise, varsın bulunmasın ama hele biz bir arayalım der. Kız razı olur. Kim kendisi ile evlenmek isterse, onu sihirli bîr oyunla sınava çekecektir. Haberler salınır, yaşlı-genç, güzel-çirkin bir yığın erkek bir yere toplanır. Peri kızı da gelir. Silkinir, kuş olur; sîlkinir kelebek olur; gül olur, inci olur. Bütün aşıkları bu hale şaşırırlar. Kimse onun gibi yapamaz. O esnada, bir çoban gelir ve ‘bir de ben talihimi deneyeyim’ der. Kız silkinir kuş olur, Hakan’ın otağına konar. Çoban silkinir kafes olur, gider kuşu yakalar. Birinci sınavı kazanmıştır. Bu sefer de kuş silkinir, inci olur. Kafes de parçalanır sedef olur. Çoban ikinci sınavı da kazanır. Kız incileri çoğaltır çiçekler açtırır, çoban da sedefleri kelebek yapar; kelebekler çiçeklerin etrafında uçuşurlar.. Peri Kızı anlamıştır ki, bu çoban kendisini bırakıp giden eski eşidir… Seninle bir daha birlik olamam der. Çoban ise, vakti zamanında sitemlerinle beni yaraladın, aldım başımı uzak diyarlara gittim. Şimdi bir daha beni yaralama, affet… Hakan bu duruma çok üzülür ve çobana mutluluk hakkındır, der. Peri Kızı’na dönerek, kızım yeter artık, bırak bu inadı, bundan başka sana eş olacak kimseyi bulamazsın…Kız Hakan’i dinler. ..Düğün dernek kurulur, davul zurna vurulur..
işinize yarasa çok sevinirim
bu şiirin hikayesi buuu
yaaa 😀
bence güzel zaten kitapta ne yazıyosa adminler de onu koyuyor “daha kısa yazamaz mısınız ” diyen arkadaşlar…
Bi de doğrusu kendinizi benzete benzete hikayedeki peri kızına mı benzetiyosunuz ?? Gerçek hayatta olan bişeyler bulamadınız mı acaba ??
çok güzel çok anlamlı
yalan söyleme
ya çok güzel ama hikaye gibi up uzun yapmışlar valla valla ya bu kaç kıta bu kadar uzun kıtalı şiirmi oplur allahaşkına katılıyorum ama bidakine daha kısa ve başarılı olmalılar bida ki sefere daha kısa bi şiir yaparsanız iyi olur bi de bida ki ne şiir masal hikaye roman yazar5sanız çok güzel olur bölece herkes bunu beyenir ben de lütfn bir daha kine daha kısa birt şiir roman ve hikayeylee masal yazarsanız sevinirim
hikaye yazdım up uzun şiir çıktı bu nee
adsizz tsk <3
kötü ya hep şiiir var
ben okurken yoruldum çok uzun yazarken nolcak bilemiyom of bu türkiş ogretmeni beni sinir ediyo yaaaaaa 😀
vae çok gerizekalı bi hoci vallahi çoh youldum okurken bilem ay nasi yazicam bilemiyorim <3 🙁
bn bğndim lafı uzatmaya gerek yok bide adsızz a tşkir ederim bu şiiri yazanada 🙂 🙂 🙂 🙂
Arkadaşlar beni güldürdünüz gerçekten… Bunu hikâye olarak aramanız çok saçma. Orhan Seyfi Orhon bir şairdir, bu da onun bir şiiridir. Başlığı hikâye olabilir ama bu bir şiir. Biraz araştırın yorumu öyle yapın derim ben. Araştırmadan sonra yazılanlara hepiniz geleceksiniz değil mi?
şiir olsa bile çok uzun
dilam aynen
Aman allahım bu perı kızı ne meşurmul
Herkezin yüzünde de güler acar seni seviyorum aşkım Murat o benim yeni çıktığım o benim bebeyimdır
bu ne
işime fazla yaramadı çünkü bütün hepsi aynı ben hikayesini arıyorum hikayesi bilen varsa bana tarif etsin lütfen:))))